Nara Bilim ve Teknoloji Enstitüsü, Hiroyuki Kubo; Arizona Eyalet Üniversitesi, Suren Jayasuriya ve Carnegie Mellon Üniversitesi, Srinivasa G. Narasimhan‘ın öncülüğünde çok uluslu bir proje başlatıldı. Bu proje insan kan damalarını görüntülemek için ticari kameralar ile dolaylı yoldan ışığı yakalayarak görüntülenmesiydi. Proje başarı ile sonuçlandı ve analizler yapıldı.
Dolaylı ışık olarak adlandırılan olay ise; doğal(doğrudan) ışık kaynağından çıkan ışınların cisimlere değen ışınlar gözlemcinin gözüne dönerek o cismin gülmesi olayında çıkan ışınlardır. Günümüze kadar söylenenlere göre doğrudan ışık sayesinde algılanan derinlik, renk gibi bilgileri edinmemizi sağlıyordu. Hiroyuki Kubo‘ya göre ise dolaylı ışık ile bu yüzeylerin altında ve doğrudan ışık ile görülemeyen kısımların ortaya çıkarılması mümkün olabilmekte.
Peki bu dolaylı ışık nasıl çalışmakta?
Dolaylı ışığın güçlü cisim içi saçılmaları olduğundan kan damarları gibi cildin altında kalan ayrıntıların görütülebilmesidir. ‘Epipolar‘ geometriden faydalanılarak yapılan ışık kaynağı ve kameralar arasındaki senkronizasyon gecikmesi ile sağlanabilmekte. Kubo‘nun senkronizasyon gecikmesi ve kamera pozlama olarak belirttiği iki ana parametrenin değiştirilmesi sonucunda sağlanabilen teknoloji birçok tıbbi cihazlardan daha iyi sonuçlar elde edebildiği de bilinmekte.
Farklı şartlarda kolaylıkla erişim sağlayabilen yöntem çok iyi bir çözünürlük sunmakla beraber iç kolun yaklaşık 1-5 mm derinliğindeki venlerin görüntülenebilinmesini sağlamakta.
Geliştirilen yeni donanım çok düşük bir maliyetle üretilmesinin yanında kliniklerde oldukça kullanışlı ve pratik bir kullanımı sağlayacağı düşünülmekte