“Güvenlik Simgesi Teklifi (STO) nedir” sorusuna yanıt vermek için, ilk olarak neden onlara ihtiyacımız olduğunu daha iyi anlamak için, önce ICO’ların neden blockchain endüstrisinin genel imajında bir kusur olarak görüldüğünü anlamalıyız.
2016 – 2018 yılları arasında ICO’lar talep görüyordu ve yatırımcılar paralarını bu yeni fon yaratma biçimine akıtmaktan çekinmediler. 2018 yılının ilk çeyreğinde, ICO’lara 6.3 milyar doların üzerinde sermaye kilitlendi. Beklenti, bu yatırımların zamanla değer kazanacağı yönündeydi. Bununla birlikte, tüm kripto birimlerinin piyasa değerinin 750 milyar doların üzerine düştüğü 2018’in 4. çeyreğinde patladı. Amerika Birleşik Devletleri Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC), token teklifleri ile ilgili çeşitli eksikleri ve düzenlemeleri faaliyete geçirmedi.
Kısa bir süre sonra, düzenleyici kurumlar uyum konusuyla ilgili duyurular yapmaya başladı. SEC Başkanı Jayy Clayton‘dan en dikkat çekici bir açıklama geldi. Tüm ICO’ların menkul kıymetlerini ortaya çıkardı. İsviçre FINMA ayrıca mevcut mevzuata göre tokenleri menkul kıymetler olarak sınıflandıran yönergeler yayınladı. ICO’larla ilgili bu ve diğer açıklamalar, birçok blok zinciri kurucusunun protesto etmesine neden oldu. Projelerinin hizmet belirteçleri sunduğunu ve menkul kıymet olmadığını iddia ettiler. ICO’ların üzerinde asılı duran düzenleyici gölge, girişimcileri ve yatırımcıları piyasadan uzaklaştırdı.
Bugün ki düzenleyiciler, token tekliflerinin menkul kıymetlerle ilgili mevcut yasalar ve kurallarla uyumlu kalmasını istedi. İstekler sonucu, Güvenlik Simgesi Teklifi (STO) ortaya çıktı. STO, ICO’ya çok benzer ancak tokenin yatırım için teklif edildiği yerdeki menkul kıymetler mevzuatına uygundur. STO’lar ilgili yasa ve kurallara uyumlu oldukları için şirkette hisse senedi ihracı için ek yasal yükümlülükler yaratırlar.
STO hizmetini kullanıcıların karşısına çıkaran ilk firma, platformu 6 Mart 2018’de SEC’e kaydeden ABD merkezli bir Praetorian Group‘tur. Platform, kripto gayrimenkul yatırım platformu olarak listeleniyor.
Güvenlik Simgesi Nasıl Çalışır ?
Güvenlik simgeleri, çip içeren donanım belirteçleri, USB bağlantı noktalarına takılan USB belirteçleri ve cihazları uzaktan etkinleştiren kablosuz Bluetooth belirteçleri veya programlanabilir elektronik anahtarlıklar olarak gösterilebilir. Örnek verecek olursak, bir arabaya veya apartmana erişim sağlamak için dahil olmak üzere birçok farklı biçimde gelir.
Tekli oturum açma hizmetleri, kullanıcıları üçüncü taraf web sitelerine sorunsuz bir şekilde giriş yapmak için güvenlik belirteçlerini de kullanır. Çevrimiçi ortamda olmayan belirteçler, bilgisayara veya ağa doğal olarak bağlı kalmazlar. Bunun yerine, hizmetten yararlanan kullanıcılar belirteçten gelen verileri sisteme tek tek girer. Bağlı belirteçler elektronik olarak çalışır ve bağlandıklarında bilgileri otomatik olarak ağa iletir.
- STO’lar, kişiler verileri kaydederek kimlikleri otomatik olarak direkt doğrular.
- Otomatik olarak kişilerin kimliğini doğulayan Güvenlik Simgesi Hizmetleri tarafından dağıtılır.
- Kimlik kanıtlmak için normalde parola kullanılır. Ancak, onun yerine parolaya ek olarak bu hizmeti de kullanabilirler.
- Güvenlik simgeleri (STO) her daim güvenli değildir. Aksi bir durum karşısında kaybolabilir ve çeşitli kişiler tarafından saldırıya uğrayabilir.
Güvenlik Belirteçlerinin Zayıf Yönleri
Bütün sistemlerde olduğu üzere, güvenlik simgeleri de tabi ki kusursuz değildir. Belirteçler kaybolur veya çalınırsa teknik olarak sahibinin elinde olmaz ve herhangi bir sisteme ulaşmak için kullanılamaz. Jeton, banka kartları gibi her ikisinin de sahibinin sahip olduğu bir öğeyi ve jetona erişmek için bir parça bilgi olması gerekir.
Güvenlik simgeleri de saldırıya uğrayabilir. Bu genellikle, sahibi bilmeden, bilgileri güvenli ağa giren yetkisiz bir sağlayıcıya hassas bilgiler sağladığında olur. Bu, ortadaki adam dolandırıcılığı olarak bilinir. Çevrimiçi olan herhangi bir ağ, bu tarz saldırılara karşı savunmasız kalır.